212 sayfa. 13x19 cm
2011 Türkiye'den Almanya'ya işçi göçünün başlangıcının 50. yılıydı. Konuyla ilgili ciddi bilimsel ve politik çalışmalar kamuoyuna pek az yansıdı. Bu anlaşılır bir durum aslında. Egemen yaklaşımlar ve çevreler açısından düşünüldüğünde Almanya'da göçmen işçiler olgusuna, bir entegrasyon sorunu, bir "sosyal sorun" olarak bakılıyor ve teknisist çözümler aranıyor. Göçmenlerin başta işçi sınıfı olmak üzere, çoktandır
Almanya toplumunun organik bir parçası haline geldiği görmezden geliniyor.
Türkiye'de ise 2011 yılı konunun popülerleştirilip magazin haline getirilmesine sahne oldu. Nostalji trenleri kaldırıldı, yetkililer nutuk attı, göçmenlere Türkiye-AB ilişkileri çerçevesinde baskı grubu görevi yüklenmeye kalkışıldı, yüzeysel röportajlar yapılıp yayınlandı. Nâzım Hikmet Akademisi ise bu sığlığın ötesine geçmeye çalıştı, konuyu çeşitli veçheleriyle tartıştı. Elinizdeki kitap 2011 sonbaharında bu çerçevede düzenlenen "Akademi Günler
ÜRÜNLERİMİZLE İLGİLİ MERAK ETTİĞİNİZ HER ŞEY İÇİN VE LİSTEMİZDE OLMAYIP DA İSTEDİĞİNİZ KİTAPLAR İÇİN MESAJ BÖLÜMÜNDEN VE CEP TELEFONU ÜZERİNDEN BİZE ULAŞABİLİRSİNİZ.
Satıcı Yorumları
- Kitabın kondüsyonuna "yeni" demişsiniz. Üst tarafı yırtık halde geldi
- Kitap:
- BEN BİR EŞŞEĞİM
- Kullanıcı:
- E.G.
- Tarih:
- 27 Ekim 2025 13:19