208 sayfa. 1x1 cm
"Sonra kendi çığlıklarımı duydum." (Sedef Kandemir)Son on-onbeş yıldır, bir "hatıra", "bellek patlamasından", "belleğin geri dönüşünden" hatta "belleğin intikamı"ndan söz ediliyor. Hatıra yazımının tarih, sinema ve edebiyatta kendine yer açtığı, kapsam alanını genişlettiği biliniyor. Bu durum, iki okuma kapısından geçilerek anlamlandırılabilir. İlki, bu yeni durumun, bilinçaltının, hatıraların geri dönüşünün, travmalarımızla baş etme, kendimizle yüzleşme, toplumu aynaya çağırma olarak müjdeli olduğudur. İkincisi ise, hatıraların pop(üler) tarihe eklemlenip magazinleşmesinin, "hatıra kirliliğinin" de başedilmesi gereken devasa bir soru(n) olduğu... Şu anda ağırlıkla tarih, sözlü tarih, edebiyat, şiir ve sinema alanındaki siyasal tarihe ilişkin "kişisel" anlatılar esastan farklı bu iki durumun içinde seyrediyor.Şair Edip Cansever, "Kaç türlü girilir anılardan içeri" demişti bir şiirinde... Biçim ne olursa olsun her hatıra yazımı bizi geçmişe ve içimize çağırır. Kişi yazmaya başladığı and
Satıcı Yorumları
- Kullanıcı:
- G.D.
- Tarih:
- 18 Kasım 2025 09:31