136 sayfa. 1x1 cm
“Hayatımızın en uzun kışı,” demişti annem. Üşümekten, bir de babamın yokluğundan uzayan günler, geceler, haftalar için. Anneannemin dediği kadar vardı, küflenmiş limon renginde, nemli, pis kokan bir şeydi kader dedikleri. Evin mavi badanası yeşermişti. Duvarlara sürttüğüm ellerim ip gibi sızan çivit mavisi bir sıvıyla boyanıyordu. Eğer bir şeyler yapılmazsa ev havuza dönecekti. Bulaşık bir sıvıyla dolu, küflü, yeşil bir havuz. Kader evimizi usulca ele geçiriyordu. Divanlara, somyalara, yatağa, yastığa, halıya, marleylerin çatlaklarına varıncaya kadar bulduğu her gediğe, oyuğa bulaşıp yamyaş ediyordu, arkasında kokusunu bırakarak.Hayatımızın En Uzun Kışı sarsıcı, yakıcı, öfkeli bir kitap. Yazar, öykülerdeki iyi, kötü, sıradan ya da zalim karakterleri olduğu gibi, abartmadan veya eksiltmeden okura yansıtmanın meramında, daha fazlasınıysa okura bırakıyor.Yoksunları, türlü zorluğa rağmen yaşama tutunmaya çalışanları, açmazda kalanları, yol ayrımında bekleyenleri anlatan bu öyküler, bugünün
Satışlarımız sadece internet üzerinden yapılabilir ,
Elden satışımız bulunmamaktadır
Satıcı Yorumları
- Kullanıcı:
- G.D.
- Tarih:
- 18 Kasım 2025 09:31