153 sayfa. 15.5x23 cm
Rusya veya İran’dan yola çıkan kervan yolları, Çin’e varmak için, çölleri, bozkırları, yüksek dağlar ve platoları aştıktan sonra, Orta Asya ve ardından da Doğu Türkistan’dan geçiyorlardı. Bu yolların en önemlisi, Kaşgar vahasına ulaştıktan sonra, Asya’nın en geniş çöllerinden biri olan Taklamakan’ı kuzeyden ve güneyden dolanan üç güzergâha ayrılıyordu. Ardından bu yolların üçü de, Çin Seddi’nin en batı ucundaki kapıya yöneliyor, oradan da, Gobi çölü ile Kuzey Tibet’in arasından süzülen Kansu koridorunu izleyerek Çin’e dalıyorlardı.
Bu yollarda kervanlarla taşınan ipek, İran, Anadolu ve Avrupa’da çok kıymetliydi, bu yüzden 19. yüzyılda, bu değerli malı iki bin yıldır Batı’ya taşıyan güzergâha “İpek Yolu” adı kondu.
İnanılmaz şiirsel ve egzotik çağrışımlar yaratan bu ad, inkâr edilemeyecek bir büyüye sahipti ve bu büyü, deyim yerindeyse, o yol üzerinde ticareti yapılan diğer malları gölgede bıraktı. Oysa o güzergâhta doğu-batı yönünde seyreden ipek ve çay kervanları ne denli önemliys
Satıcı Yorumları
- Kullanıcı:
- T.Y.
- Tarih:
- 12 Kasım 2025 15:26